- zahmet
- (A.)[ ﺖﻤﺣز ]1. sıkıntı, meşakkat.2. güç.
Osmanli Türkçesİ sözlüğü . 2015.
Osmanli Türkçesİ sözlüğü . 2015.
zahmet — zàhmet (zámet) m DEFINICIJA reg. 1. ekspr. trud, napor, teškoća; umor 2. etnol. vrsta boda u narodnom vezu ETIMOLOGIJA tur. ← arap. zaḥmä … Hrvatski jezični portal
zahmet — is., Ar. zaḥmet Sıkıntı, güçlük, yorgunluk, eziyet, meşakkat Yalnız rica ederim, bir an için bir zahmet ve fedakârlık daha yapın. H. F. Ozansoy Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller zahmet çekmek zahmet etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
zahmet çekmek — sıkıntıya katlanmak, güçlükle karşılaşmak Yolda çok zahmet çekmiş, bereket versin Paris sefareti erkânından biri kendisine refakat etmiş. Y. K. Karaosmanoğlu … Çağatay Osmanlı Sözlük
zahmet etmek — 1) biri için yorulmak veya masrafa girmek 2) çaba harcamak, gayret göstermek Zahmet edip enine boyuna okumazlardı. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
zahmet vermek — sıkıntı vermek Size zahmet vermemek için ben buraya geldim. A. Gündüz … Çağatay Osmanlı Sözlük
ZAHMET — Sıkıntı, eziyet. Yorgunluk. * Zor, güç … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
İHTİYAR-I ZAHMET — Zahmet ve meşakkate katlanma … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
zahmet olmak — (birine) yapılan bir işten sıkıntı, yorgunluk duymak … Çağatay Osmanlı Sözlük
zahmet olmazsa — rica ederim yerine kullanılan bir nezaket sözü … Çağatay Osmanlı Sözlük
TAHMİL-İ ZAHMET — Zor bir işi birine yükletme … Yeni Lügat Türkçe Sözlük